"İnsan uçurumun kenarına varmadan kanatlanmaz"
Hayatım boyunca her zaman ve gittikçe sıklaşan aralıklarla karşılaştığım bir durumdan bahsetmek isterim sizlere. Dünyaya, yaşama, Enez'e, çevrenize bakış açınızı değiştirebileceğini ümit ettiğim gizemli bir konudan. Kurulan hayalin kısa bir süre sonra karşınıza bir gerçek olarak çıkmasının hazzını, şaşkınlığını, gücünü.. Son olarakta bu gücün insana verdiği mutluluğu, zenginliği, bolluğu anlatmak istiyorum.
Küçük bir çocukken televizyonda izlediğimiz uzay yolu gibi birçok filmde geçen ve o filmlerin yazarlarının hayallerinden çıkan inanılmaz bir çok ürünün gerçekten ve inanılmaz bir şekilde hayatımıza girmesi gibi. Bununla ilgili bir çok örnek aklıma geliyor.Kablosuz telefon, cep telefonu, lazer, uzay mekikleri, suyu ya da havayı analiz eden cebe sıgabilen aygıtlar, suda ya da denizde hareket edebilen taşıtlar, görüntülü iletişim, genetik incelemeler, canlıların kopyalarının yaratılması, savunma kalkanları, diğer gezegenlere seyahatler ve yeni yeni denemeleri araştırmaları başlayan uzay kolonisi fikirleri, Çok daha öncesinde Denizler altında 20.000 fersah kitabındaki deniz altı. Bilim adamlarının bu hayallerden ilham aldıklarını söylemek çok yanlış olmaz. Bilim adamlarının bu ilhamla gerekleştirdikleri ürünler ya da hizmetler yatırımcıların dikkatini çekmekte çok zorlanmamış ve yaygınlaşmıştır. Şu günlerdeyse olay biraz daha hız kazandı. Gerçekten bir gün önce şu alete niye böyle birşeyde yapmamışlar die düşünüyorsunuz, ertesi gün düşündüğünüz şeyi reklamlarda izliyorsunuz.
Hayal konumuzun ENEZ olduğunu söylemeye gerek yok herhalde. Ama hayal kurarken yapılacak en önemli şey bence asla kurallara, yasalara, kısıtlılıklara, olanaklara bakmamak ve usturupsuzca aklınıza geleni kafanızın içinde şekillendirmektir. Daha sonra bu hayalin kurgulaması yapılmalıdır. Kurgu gerçekleştirmeye en yaklaştığımız andır. Kurgu aşamasında kurallar, yasalar, olanaklar devreye girer. Hayalini kurduğumuz fikir bunları aşmak üzere kafamızın içinden çıkar. Bu bir yazı, bir konuşma, bildiri, istek, eylem, örgütlenme, imece olabilir. Ama artık vardır ve kendi yolunu alır. Bu bazen bir gün bazen on sene bazende yüzyıl sürer. Önemli olan hayal kurmak, paylaşmak ve bundan çekinmemektir.
"Cesaret, yani yaratıcı cesaret bizi ve çevremizi geliştirir."
Yazan: Aras Demiray
Kaynak: Enez'in Kalkınması Üzerine Fikirler
Kazancakis
Hayatım boyunca her zaman ve gittikçe sıklaşan aralıklarla karşılaştığım bir durumdan bahsetmek isterim sizlere. Dünyaya, yaşama, Enez'e, çevrenize bakış açınızı değiştirebileceğini ümit ettiğim gizemli bir konudan. Kurulan hayalin kısa bir süre sonra karşınıza bir gerçek olarak çıkmasının hazzını, şaşkınlığını, gücünü.. Son olarakta bu gücün insana verdiği mutluluğu, zenginliği, bolluğu anlatmak istiyorum.
Küçük bir çocukken televizyonda izlediğimiz uzay yolu gibi birçok filmde geçen ve o filmlerin yazarlarının hayallerinden çıkan inanılmaz bir çok ürünün gerçekten ve inanılmaz bir şekilde hayatımıza girmesi gibi. Bununla ilgili bir çok örnek aklıma geliyor.Kablosuz telefon, cep telefonu, lazer, uzay mekikleri, suyu ya da havayı analiz eden cebe sıgabilen aygıtlar, suda ya da denizde hareket edebilen taşıtlar, görüntülü iletişim, genetik incelemeler, canlıların kopyalarının yaratılması, savunma kalkanları, diğer gezegenlere seyahatler ve yeni yeni denemeleri araştırmaları başlayan uzay kolonisi fikirleri, Çok daha öncesinde Denizler altında 20.000 fersah kitabındaki deniz altı. Bilim adamlarının bu hayallerden ilham aldıklarını söylemek çok yanlış olmaz. Bilim adamlarının bu ilhamla gerekleştirdikleri ürünler ya da hizmetler yatırımcıların dikkatini çekmekte çok zorlanmamış ve yaygınlaşmıştır. Şu günlerdeyse olay biraz daha hız kazandı. Gerçekten bir gün önce şu alete niye böyle birşeyde yapmamışlar die düşünüyorsunuz, ertesi gün düşündüğünüz şeyi reklamlarda izliyorsunuz.
Hayal konumuzun ENEZ olduğunu söylemeye gerek yok herhalde. Ama hayal kurarken yapılacak en önemli şey bence asla kurallara, yasalara, kısıtlılıklara, olanaklara bakmamak ve usturupsuzca aklınıza geleni kafanızın içinde şekillendirmektir. Daha sonra bu hayalin kurgulaması yapılmalıdır. Kurgu gerçekleştirmeye en yaklaştığımız andır. Kurgu aşamasında kurallar, yasalar, olanaklar devreye girer. Hayalini kurduğumuz fikir bunları aşmak üzere kafamızın içinden çıkar. Bu bir yazı, bir konuşma, bildiri, istek, eylem, örgütlenme, imece olabilir. Ama artık vardır ve kendi yolunu alır. Bu bazen bir gün bazen on sene bazende yüzyıl sürer. Önemli olan hayal kurmak, paylaşmak ve bundan çekinmemektir.
"Cesaret, yani yaratıcı cesaret bizi ve çevremizi geliştirir."
Yazan: Aras Demiray
Kaynak: Enez'in Kalkınması Üzerine Fikirler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder